Dünyayı verelim çocuklara – Nazım Hikmet Ran Şiiri

Dünyayı çocuklara verelim
Kocaman bir elma gibi verelim
Sıcacık bir ekmek somunu gibi
Hiç değilse bir günlüğüne doysunlar
Bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı
Çocuklar alacak dünyayı elimizden
Ölümsüz ağaçlar dikecekler

4

Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne
allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar
Oynasınlar türküler söyleyerek Continue reading

Belki de her şey olması gerektiği gibidir

Görürsün, konuşursun;

Konuşamazsın bazen..

Çabalarsın;

uzanamazsın,

tutamazsın..

Özlersin sonra.

Sonra umutlanırsın,

ardından; yıkarsın umutlarını.

Sonra bir daha,

bir daha sonra!

Bir belirsizlik kaplar içini sonra, bilemezsin..

Emin değilsindir, bir adım beklersin, bir ışık..

Bir adım beklersin hayattan;

o da gelmez.

Susarsın..

Günlerce, aylarca susarsın.

İçine akıtırsın hislerini.

Sonra bir gün pişman olursun beklemelerine, susmalarına..

Ya da olmazsın kim bilir..

..

 

24 Ocak – Uğur Mumcu (1993) – Ali Gaffar Okkan (2001)

24-ocak-ugur-mumcu-gaffar-okan

24 Aralık Uğur Mumcu (1993) – Ali Gaffar Okkan (2001)

Ak mevsimin kara günü: 24 Ocak!

Yabancı petrol şirketlerine karşı devletimizi savunduk; komünist dediler
Ülkemiz bağımsız değil dedik, kelepçeyle geldiler üstümüze
Kurtuluş Savaşı’nda emperyalizme karşı dalgalandırdığımız bayrağımızı daha dik tutabilmekti bütün çabamız.

Bir kez dinlemediler bizi. Bir kez anlamak istemediler/ Vurulduk ey halkım unutma bizi…

 

SESLENİŞ
Dağ gibi karayağız birer delikanlıydık. Babamız, sırtında yük taşıyarak getirirdi aşımızı, ekmeğimizi.

Arabalar şırıl şırıl ışıklarıyla caddelerden geçerken bizler bir mum ışığında bitirirdik kitaplarımızı. Kendimiz gibi yaşayan binlerce yoksulun yüreğini yüreğimizde yaşayarak katıldık o büyük kavgaya. Ecelsiz öldürüldük. Dövüldük, vurulduk, asıldık.

Vurulduk ey halkım, unutma bizi…

Yoksulluğun bükemediği bileklerimize Continue reading

Olacağı varsa olur ! Narayana – Hitopadeşa

”Bir insanın yaşayacağı varsa, okyanusa da düşse, dağdan da yuvarlansa yahut zehirli kobra tarafından da ısırılsa, o yaşar.

Eğer vakti gelmediyse, yüzlerce ok vücuduna saplansa, gene ölmez; ama eğer vakti geldiyse, bir kuş otunun batması bile ölmesine yeter.

Çölde korumasız kalana bir şey olmazken, evinde korunaklı yaşayan ölür.”

#Narayana – Hitopadeşa